İçeriğe geç

İçindekiler kısmına geç

Neden Hep Tartışıyoruz?

Neden Hep Tartışıyoruz?

2. BÖLÜM

Neden Hep Tartışıyoruz?

Bu bölümün başında anlatılan sahnede Yeliz üç farklı yönden tartışmayı körüklüyor. Sence hangi yönlerden? Cevabını aşağıdaki satırlara yaz, sonra 20. sayfadaki “ Yanıtlar” çerçevesiyle karşılaştır.

․․․․․

Bir çarşamba akşamı. 17 yaşındaki Yeliz evde yapması gereken işleri bitirmiştir. Artık bir molayı hak ettiğinden televizyonu açıp en sevdiği koltuğa kurulur.

O anda sanki annesi bunu hissetmiş gibi kapıda dikiliverir. Durumdan pek memnun olmadığı yüzünden okunmaktadır. “Yeliz, ben sana ne demiştim! Burada televizyon seyrederek vaktini boşa harcayacağına git kardeşinin ödevine yardım et. Hiçbir zaman sana söylediğim şeyi yapmıyorsun!”

Yeliz annesinin duyacağı şekilde “İşte yine başladık” diye homurdanır.

Annesi “Ne dedin bakayım sen!” diye ona çıkışır.

Yeliz yüzünü buruşturup “Of . . . bir şey demedim” der.

Bu sefer annesi gerçekten kızmıştır. “Benimle böyle konuşamazsın!”

Yeliz “Sen benimle böyle konuşuyorsun ama!” diye karşılık verir.

Böylece mola biter, bir tartışma daha başlar.

YUKARIDAKİ sahne sana tanıdık geldi mi? Anne babanla sürekli tartışıyor musunuz? Eğer öyleyse, bir an durup durumu gözden geçir. En çok hangi konularda tartışıyorsunuz? Senin için geçerli olan konulara ✔ koy ya da “Diğer” yazan satırı doldur.

□ Davranışlar

□ Ev işleri

□ Giyim

□ Eve geliş saati

□ Eğlence

□ Arkadaşlar

□ Kız-erkek meselesi

□ Diğer ․․․․․

Konu ne olursa olsun, insan tartışınca kendini berbat hisseder. Bu sadece senin için değil, anne baban için de geçerlidir. Tabii dilini tutup anne babanın söylediği her şeye katılıyormuş gibi yapabilirsin. Peki Tanrı senden bunu mu bekliyor? Hayır. Gerçi Kutsal Kitap ‘annene ve babana saygılı olmanı’ söylüyor (Efesoslular 6:2, 3). Fakat aynı zamanda seni ‘düşünmeyi öğrenmeye’ ve ‘akıl gücünü kullanmaya’ da teşvik ediyor (Özdeyişler 1:1-4; Romalılar 12:1). Bunu yaptığında doğal olarak kendi görüşlerin olacak. Bazen bu görüşlerin anne babanınkilerle uyuşmayabilir. Ancak Kutsal Kitaptaki ilkeleri uygulayan ailelerde, anne baba ve gençler aynı fikirde olmadıklarında bile sakin bir şekilde iletişim kurabilirler (Koloseliler 3:13).

Normal bir sohbeti kavgaya çevirmeden görüşlerini nasıl dile getirebilirsin? Tabii “Bunu annem babam düşünsün. Dırdır etmeye onlar başlıyor” demek kolay. Fakat onları değiştiremezsin. Değiştirebileceğin tek kişi sensin. Gerginliği azaltmak için sen üstüne düşeni yaptığında, göreceksin ki anne baban da sakin kalacak ve sözünü kesmeden seni dinleyecek.

Öyleyse şimdi, anne babanla aranda tartışma çıkmaması için senin neler yapabileceğine bakalım. Aşağıdaki önerileri uyguladığında yeni iletişim becerileri geliştireceksin. Anne baban ve hatta sen bile sonuçlara oldukça şaşıracaksınız.

Konuşmadan önce düşün. Kendini saldırı altında hissettiğinde, aklına gelen ilk şeyi söyleme. Diyelim annen “Neden bulaşıkları yıkamadın? Hiçbir zaman sana söylediğim şeyi yapmıyorsun!” dedi. İlk tepkin “Of anne, beni rahat bırak” demek olabilir. Ama önce düşün. Annenin söylediği o sözlerin arkasında hangi duyguların olduğunu anlamaya çalış. İnsanlar “hep” ya da “hiçbir zaman” gibi ifadeleri genellikle gerçek anlamlarıyla kullanmaz. Ne var ki, böyle ifadeler derinlerdeki duyguların göstergesidir. Bunlar neler olabilir?

Belki annen evdeki işler yüzünden canından bezmiş, her şeyin onun üstüne kaldığını düşünüyor. Belki de sadece senin yardım edeceğini duymak istiyor. Durum böyleyse, “Beni rahat bırak” demekle yeni bir tartışma başlatmak dışında hiçbir yere varamazsın. Bunun yerine, annenin içini rahatlatmayı dene. Örneğin “Haklısın anne. Bulaşıkları hemen yıkıyorum” diyebilirsin. Fakat alaylı bir tonda konuşmaktan sakın. Duygudaş bir şekilde cevap verirsen büyük ihtimalle annen yumuşayacak ve sorunun gerçekte ne olduğunu sana söyleyecek. *

Anne ya da babanın bazı sözleri –izin verdiğin sürece– seni çileden çıkarabilir. Aşağıya bunlardan birini yaz.

․․․․․

Şimdi de o sözün ardındaki hislere hitap edebilecek, duygudaş bir cevap düşün.

․․․․․

Saygılı konuş. Michelle kendi deneyimlerinden annesiyle konuşma tarzının ne kadar önemli olduğunu öğrendi. O şöyle diyor: “Sorun ne olursa olsun, konu hep dönüp dolaşıp annemin benim konuşma tarzımdan hoşlanmamasına geliyordu.” Bu genelde senin için de geçerliyse, sakin ve yavaş konuşmayı öğren, yüzünü buruşturmaktan ya da sinirini belli eden başka hareketlerden sakın (Özdeyişler 30:17). Kontrolünü kaybetmek üzere olduğunu hissediyorsan, içinden kısaca dua et (Nehemya 2:4). Tabii ki bunu yaparken amacın, anne babanın dırdırından kurtulmak için ilahi bir yardım almak değil, yangını körüklememek için özdenetimini korumak olmalı (Yakup 1:26).

Kendi zayıf yönlerinin farkında ol ve kaçınman gereken söz ve davranışlardan bazılarını yaz.

Sözlerin:

․․․․․

Davranışların (yüz ifadelerin ya da vücut dilin):

․․․․․

Dinle. Kutsal Kitap “Çok sözde hata eksik olmaz” der (Özdeyişler 10:19). Annene veya babana da konuşma fırsatı ver ve onlar konuşurken pürdikkat dinle. Davranışını haklı çıkarmak için sözlerini kesme. Sadece dinle. Ne de olsa onlar sözlerini bitirdiğinde soru sormak ya da görüşünü açıklamak için bol bol zamanın olacak. Ama ayak direyip fikrini illa hemen söylemek istersen bu, durumu kötüleştirmekten başka bir işe yaramaz. Söylemek istediğin daha çok şey olsa bile, annen ya da baban konuşurken senin için ‘susmanın vaktidir’ (Vaiz 3:7).

Özür dilemeye hazır ol. Aranızda çıkan herhangi bir tartışmada mutlaka senin de payın vardır, o nedenle özür dilemen her zaman iyi olur (Romalılar 14:19). Sadece bir tartışma çıktığı için bile üzgün olduğunu söyleyip özür dileyebilirsin. Yüz yüze konuşmak zor geliyorsa, duygularını dile getirmek için kısa bir not yazmayı dene. Sonra da, anlaşmazlığa yol açan davranışını değiştirmeye çalışarak, anne babanın beklediğinden fazlasını yap (Matta 5:41). Örneğin, evdeki bir görevini ihmal ettiğin için tartışma çıktıysa, o işi yaparak anne babanı şaşırtabilirsin. Anne baban bir işin zamanında yapılmadığını gördüğünde mutlaka bunun bir bedeli olacak. O halde, görevini sevmesen de işler bu noktaya gelmeden onu yapman daha iyi olmaz mı? (Matta 21:28-31). Anne babanla arandaki gerginliği azaltmak için üzerine düşeni yapmanın sana ne tür yararları olacağını düşün.

Başarılı ailelerde de anlaşmazlıklar olur, fakat onlar sorunlarını bağırıp çağırmadan nasıl çözeceklerini bilir. Bu bölümdeki önerileri uygulamayı denersen, anne babanla zor konularda bile konuşabildiğini göreceksin, hem de tartışmadan!

GELECEK BÖLÜMÜMÜZDE

Anne babanın sana daha çok özgürlük tanıması gerektiğini mi düşünüyorsun? Bunun için neler yapabilirsin?

[Dipnot]

^ p. 26 Daha fazla bilgi için 2. Kitabın 21. Bölümüne bak.

KİLİT AYET

“Doğruların yüreği vereceği cevabı iyice tartar” (Özdeyişler 15:28).

BİR ÖNERİ

Anne baban seninle konuşurken müziği kapat, elinde bir dergi ya da kitap varsa kenara koy ve gözlerine bak.

BİLİYOR MUSUN . . . ?

Anlaşmazlıkları çözmek ya da önlemek için çaba harcaman senin hayatını kolaylaştırır. Kutsal Kitap bile “İyiliksever sonuçta kendi canına iyilik eder” der (Özdeyişler 11:17).

HAREKET PLANI!

Bu bölümdeki öneriler içinde en çok gelişmem gereken alan: ․․․․․

Bu öneriyi uygulamaya başlayacağım tarih: ․․․․․

Bu konuda anneme ya da babama sormak istediklerim: ․․․․․

NE DERSİN?

● Neden bazı arkadaşların tartışmayı marifet sanıyor?

● Yehova Tanrı neden kavgacı birini ahmak sayıyor? (Özdeyişler 20:3).

● Anne babanla arandaki gerginliği azaltmanın sana nasıl yararları olur?

[Sayfa 18’deki pasaj]

“Bazen annem sarılarak özür diler ve bu hoşuma gider. Sonra hayat kaldığı yerden devam eder. Ben de aynısını yapmaya çalışıyorum. Gururu bir kenara bırakıp içten bir özür dilemek, zor olsa da, birçok şeyi hallediyor” (Lauren).

 [Sayfa 20’deki çerçeve]

Yanıtlar

1. Alaylı konuşması (“İşte yine başladık” demesi) annesinin tepesini attırmaktan başka bir işe yaramadı.

2. Yeliz’in yüz ifadesi (yüzünü buruşturması) tartışmaya davetiye çıkardı.

3. Ters bir karşılık vermek (“Sen benimle böyle konuşuyorsun ama!” demek gibi) hemen her zaman geri teper.

[Sayfa 19’daki resim]

Anne babanla tartışman koşu bandında koşmaya benzer. Bitip tükenirsin, ama hiçbir yere varamazsın