İçeriğe geç

Soldan sağa, üst sıra: Aleksey Budençuk, Dennis Christensen, Gennadiy German ve Roman Gridasov. Alt sıra: Vadim Kutsenko, Feliks Mahammadiyev ve Aleksey Miretskiy.

6 KASIM 2020
RUSYA

Rusya’nın Yehova’nın Şahitlerine Zulmü Uluslararası Çapta Yetkililerce Kınanıyor

Rusya’nın Yehova’nın Şahitlerine Zulmü Uluslararası Çapta Yetkililerce Kınanıyor

“Korkunç bir adalet anlayışı!” (USCIRF Başkanı Gayle Manchin)

Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’daki yetkililer Rusya’nın Yehova’nın Şahitlerine yönelik zulmünü kınamaya devam ediyor.

ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu (USCIRF)

USCIRF Başkanı Gayle Manchin 27 Ekim 2020 tarihli beyannamede şunları belirtti: “Rusya’nın Dennis Christensen’a yaptıkları USCIRF’yi dehşete düşürüyor. Tek suçu barış içinde inançlarını yerine getirmeye çalışmak olan bu zavallı adama karşı resmi bir savaş açıldığı çok açık. Devlet merhamet göstereceği yerde ona azılı bir suçlu gibi davranıyor. Ne kadar korkunç bir adalet anlayışı!”

Gayle Manchin, USCIRF’nin dini nedenlerle hapis yatan kişilerle ilgili projesi kapsamında Dennis biraderi savunuyor. USCIRF Dennis biradere verilen altı yıllık hapis cezasını birçok kez kınadı.

USCIRF Rusya’yı, Dennis biraderin erken tahliyesini reddettiği için de kınadı. USCIRF şöyle diyor: “[Christensen’ın] 23 Haziran’da [2020] erken tahliyesine karar verildi, ancak savcı bu karara hemen itiraz etti. Christensen serbest bırakılmak yerine, hapishane kurallarını sözde ihlal ettiği gerekçesiyle çok havasız bir ceza hücresine atıldı.”

USCIRF beyannamenin sonunda 2020 Yıllık Raporuna değindi. Bu rapor “din özgürlüğünü sistematik, süregelen ve korkunç şekilde ihlal ettiği için” Rus hükümetini kınıyor. Ayrıca ABD hükümetine, Rusya’yı “özellikle endişe veren ülkeler” sınıfına sokmasını öneriyor.

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi tarafından seçilen sekiz üst düzey yetkili, Rusya Federasyonu Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği’ne gönderdiği ortak mektupta, “Rusya’daki Yehova’nın Şahitlerine yapılan zulmü, Yehova’nın Şahitlerinin St. Petersburg’daki Yönetim Merkezinin feshedilmesini ve ülkedeki 395 yerel teşkilatının tamamının dini faaliyetlerinin yasaklanmasını” oldukça korkutucu bulduklarını belirtti. Yetkililer Rusya’nın, zulme son vermesi konusunda uluslararası kamuoyunun sürekli yaptığı çağrıları göz ardı etmesini de eleştiriyor.

BM yetkilileri Rusya’nın aşırılıkçılıkla ilgili kanunlarının belirsiz olduğunu ve bu yüzden bu kanunların “Yehova’nın Şahitlerinin herhangi bir dini faaliyetini yasaklamak için kullanıldığını” belirtti. Ayrıca bu kanunlar “Şahitlerin korku içinde yaşamasına, polis baskınları ve aramalarla özel hayatlarına müdahale edilmesine ve bazılarının sorgulanmak üzere gözaltına alınmasına, hatta bazı durumlarda suçlanıp hapsedilmelerine neden oluyor.”

Yetkililer ısrarla şunu belirtiyor: “Yehova’nın Şahitlerinin inanç ve uygulamalarını yerine getirme hakkı ICCPR’nin a 18 (1) Maddesi tarafından korunma altındadır.” Bu nedenle Rusya Federasyonu’nu “2002 Aşırılıkçı Faaliyetleri Önleme Federal Kanununun bireylerin düşünce, vicdan, din ve inanç özgürlüklerini ihlal etmediğinden emin olması” konusunda uyarıyorlar.

Mektupta kardeşlerimizin gördüğü zalimce muameleyi gözler önüne seren örnekler de yer alıyor. Örneğin 6 Şubat 2020’de Saratov’da gaddarca muamele gören beş Yehova’nın Şahidinden bahsediliyor. Şöyle yazıyor: “Gözaltına alınan Şahitler sırf inançları yüzünden parmaklıklar ardında zorlu koşullara, kötü muamelelere ve işkence denilebilecek başka fiziksel ve psikolojik şiddet eylemlerine maruz kalıyorlar.”

Mektup zulmün başka bir korkunç örneğine, Rus yetkililerin 10 Şubat 2020’de Vadim Kutsenko biraderimize yaptığı işkenceye de değiniyor. Rus yetkililer bunu inkâr etse de BM yetkilileri onlara inanmıyor ve “Yehova’nın Şahitlerinin barışçıl faaliyetlerini suçlu çıkarmak amacıyla onlara karşı ulusal çapta yapılan aynı tür baskılar hakkında ciddi kaygı duymaya” devam ediyor.

Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Rusya’yı, Yehova’nın Şahitlerinin haklarını ihlal etmekten suçlu bulduğu iki kararı bulunuyor. b Rusya’nın 2017 yılında Şahitlere getirdiği yasak ve onu izleyen zulüm dalgası, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ni c, Rusya’nın AİHM’in bu iki kararına uyup uymadığını daha fazla gözlemlemek üzere harekete geçirdi. Bunun sonucunda Komite, 1 Ekim 2020’de çıkardığı kararda, “2017’de getirilen kapsamlı yasak ve farklı kaynaklardan alınan şok edici haberler karşısındaki ciddi kaygılarının” devam ettiğini ifade etti. Ayrıca aldıkları haberlerin “söz konusu yasağın bir sonucu olarak, Yehova’nın Şahitlerinin sırf dini inançlarıyla ilgili faaliyetlerini yerine getirdikleri için tutuklanmaya, zulüm görmeye ve hapsedilmeye devam ettiklerini” gösterdiğini belirtti.

Komite, bu tarz ihlallerin önlenmesi amacıyla Rusya’yı “Yehova’nın Şahitlerine getirilen yasağa ve ardından gelen zulüm dalgasına temel hazırlamış olan mevcut aşırılıkçılıkla mücadele yasasını” geliştirmenin yollarını bulmaya teşvik etti. Ayrıca Rusya’nın “bu kapsamlı yasağı kaldırmak ve barış içinde dini faaliyetlerini sürdürmelerinden dolayı Yehova’nın Şahitlerine dava açılmasını durdurmak” konusunu düşünmesi gerektiğini söyledi. Komite Rusya’nın durumu düzeltmek için adım atıp atmadığını 2021’de tekrar gözlemleyecek.

2017’den beri Rusya’da ve Kırım’da 400’den fazla iman kardeşimiz aşırılıkçılıkla suçlandı. Rusya’nın 70’ten fazla şehrinde 210’u aşkın Yehova’nın Şahidi hapsedildi.

Kardeşlerimizin yaşadıkları sıkıntılara sabırla dayanmalarına yardım etmesi için Tanrımız Yehova’ya yakarmaya devam ediyoruz (Mezmur 20:2, 7).

c Bakanlar Komitesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin aldığı kararların uygulanıp uygulanmadığını denetler.