İçeriğe geç

İçindekiler kısmına geç

Dünyaya Bakış

Dünyaya Bakış

Dünyaya Bakış

Çocuklara Abur Cubur Pazarlamak

Tokyo’da yayımlanan bir gazetede çıkan makaleye göre, fast-food şirketlerini “çocukların yeme alışkanlıklarını saptıran ve onları obezliğe sürükleyen bir saldırıda” bulunmakla suçlayan beslenme uzmanlarının sayısı giderek artıyor. (IHT Asahi Shimbun) Haberde “çocuklara ürün satmakta en güçlü aracın hâlâ televizyon olduğu” belirtiliyor, fakat bunun yanı sıra gıda şirketleri “çocuklara kendi markalarının reklamını yapmak için akla gelebilecek her yola başvuruyorlar.” Filmler, oyunlar, İnternet siteleri, aritmetik kitapları ve çok çeşitli oyuncakların tümü gıda şirketlerinin reklamını yapıyor. Peki neden çocuklar hedef alınıyor? Texas A&M Üniversitesi’nde pazarlama profesörü olan James McNeal “çocukların en büyük pazar” olduğunu söylüyor. Harvard Üniversitesi Toplum Sağlığı Okulu’ndan Profesör Walter Willet de şöyle diyor: “Sattıkları ürünlerin çoğunluğunu abur cubur oluşturuyor. Örneğin, meyve ve sebze reklamı yapıldığını hiç gördünüz mü?”

Müzik Dersleri ve Hafıza

Kanada’da yayımlanan bir gazeteye göre yeni bir araştırma “müzik eğitimi almış çocukların hafızalarının ve söz dağarcıklarının, bu tür bir eğitim almamış çocuklarınkine oranla daha çok geliştiğini” ortaya çıkardı. (Globe and Mail) Hong Kong’daki Çin Üniversitesi’nden Dr. Agnes Chan’a göre müzik eğitimi almak, beynin sol yanının faaliyetini artırıyor, bunun sonucunda da tüm beyin fonksiyonlarını geliştiriyor ve beynin kelime öğrenme gibi diğer görevleri daha iyi yapmasını sağlıyor. Örneğin, 6 ila 15 yaşlarındaki 90 öğrenciye sözcük belleği ve görsel bellek testleri yapıldı. Müzik eğitimi almış olanlar, böyle bir eğitim almamış öğrencilere oranla belirgin ölçüde daha fazla kelime hatırlayabildiler. Daha uzun süre müzik eğitimi almış olanlar sözcük öğrenme konusunda daha yetenekliydiler. Agnes Chan şöyle dedi: “Beyin için bu, bir sporcunun birden fazla spor faaliyetiyle uğraşması gibi bir durum.” Chan, müzik eğitimi almış kişilerin “okulda da muhtemelen daha kolay öğreneceğine” inanıyor.

Kaç Tane Yıldız Var?

Londra’da yayımlanan bir gazetede şu sözler yer aldı: “Astronomlar dünyadan [teleskopla] görülebilen yıldızların sayısını 70.000.000.000.000.000.000.000 olarak hesapladılar.” (The Daily Telegraph) Amerika, Avustralya ve İskoçya’daki astronomlar “Dünyaya yakın küçük bir bölgedeki tüm galaksileri saydılar.” Daha sonra da her bir galakside yaklaşık olarak kaç yıldız olabileceğini hesapladılar. Bu sayıdan yola çıkarak gökyüzünün geri kalan kısmındaki yıldızların sayısını yaklaşık olarak hesap ettiler. Bu araştırmayı yapan ekibe önderlik eden Avustralyalı Dr. Simon Driver şöyle dedi: “Bu, tüm evrendeki yıldızların toplam sayısı değil, sadece teleskoplarımızla saptayabildiğimiz yıldızların sayısı. Devasa sayılara alışkın olan profesyonel bir astronomu bile hayrete düşüren bir rakam.” Bununla birlikte yeryüzünün karanlık bir yerinden çıplak gözle sadece birkaç bin, ışıklarla dolu bir şehirden ise sadece 100 yıldız görülebiliyor.

Havası İnik Lastikler

Bir Fransız dergisinde şöyle yazıyor: “Anayollarda ölümle sonuçlanan her 17 kazadan birine lastikler neden olmuştur.” (Valeurs actuelles) Michelin lastik şirketinin yaptığı araştırma “2002’de, her 3 araçtan 2’sinin en az bir lastiğinin havasının sürekli inik olduğunu” gösterdi. Michelin şirketinin teknik bilgi servisinin müdürü Pierre Menendes’e göre “sürücüler fazla havanın lastiğin patlamasına yol açacağını ve bunun, inik lastikten daha tehlikeli olduğunu düşünüyorlar. Halbuki durum tam tersidir.” Lastiğin havası normalin çok altına indiğinde, arabanın fren yapması zorlaşır, lastikler virajlarda yolu iyi kavrayamaz ve habere göre “direksiyonu ani bir hareketle çevirmeniz aracın kontrolünü kaybetmenize yol açabilir.” Üstelik havası indikçe lastik deforme olur. Bu da parçalarının ısınmasına yol açarak beklenmedik anda lastik arızalarına neden olabilir.