“Yehova’nın Şahitleri, Cumhuriyetimizin kanunlarına saygı gösteren vatandaşlardır. . . . . Onlar toplumsal düzen için herhangi bir tehdit oluşturmuyorlar. Çalışıyorlar, vergilerini ödüyorlar, ülkemizin ekonomik gelişimine katkıda bulunuyorlar ve hayır kurumlarına bağışta bulunuyorlar. Farklı ırklardan ve kökenlerden gelen bu insanların barış içinde bir araya geldiğini görmek bizi mutlu ediyor. . . . . Herkes Yehova’nın Şahidi olsaydı biz polisler işsiz kalırdık” (Fransa’daki bir polis birliğinin sözcüsü).

“Yehova’nın Şahitleri çocuklarına yüksek ahlak standartlarına uymayı öğretiyorlar. Onlara, günümüz dünyasında normal sayılan fakat kendileri ve başkaları için zararlı olabilecek davranışlardan, hatta düşünüş tarzlarından uzak durmayı öğretiyorlar. Bu nedenle çocuklarını uyuşturucu, sigara ve alkol kullanımının tehlikeleri konusunda uyarıyorlar. Dürüstlüğün ve çalışkanlığın öneminin farkındalar. . . . . Yehova’nın Şahitleri çocuklarına ahlaki değerleri aşılayarak onlara yetkililere, diğer bireylere ve onların malına saygı göstermeyi ve yasalara uyan vatandaşlar olmayı öğretiyorlar” (The History of Religion in Ukraine, düzenleyen Profesör Petro Yarotskyi).

“Olimpiyat Stadyumunda 30.000 kişi sessizlik içinde. . . . . Ne bir çöp, ne bir ses, ne de bir bağırış var. Olimpiyat Stadyumunun dünkü hali böyleydi. . . . . Ne bir sigara, ne bir içecek kutusu, ne de uygunsuz bir hareket. Sadece açılmış Kutsal Kitaplar, not alan insanlar ve sessizce oturan çocuklar” (L’Unità gazetesinin Yehova’nın Şahitlerinin Roma’daki bir bölge ibadeti hakkındaki haberi).

“Bağlandıkları en kuvvetli ilke, insanların birbirlerine düşman olmaktan sakınmaları ‘Allahın barış, birlik ve kardeşçe sevgi yolunda yürümeleridir.’” (Ulus gazetesi)

Leeuwarden şehrindeki İbadet Salonunun komşuları, o salonu kullanan Şahitlere şöyle bir mektup yazdılar: “Noorderweg’in [Noorder Yolu] görünüşü üzerindeki bu harika etkiniz için çok teşekkür ediyoruz. Üyeleriniz her zaman iyi giyimli ve çok saygılı. Çocuklar uslu, büyükler de arabalarını asla yasak yerlere park etmiyor ve sokağa çöp atmıyor. İbadet Salonunun etrafı her zaman temiz ve düzenli. Umarız uzun süre komşumuz olmaya devam edersiniz, çünkü burada olmanızdan çok mutluyuz.”

Ulusal Antropoloji ve Tarih Yüksekokulu’nda profesör ve araştırmacı olan Elio Masferrer, “ailelerinde tecavüz, şiddet, alkolizm ve uyuşturucu bağımlılığı gibi ciddi sorunlar yaşayan” kişilere Şahitlerin yardım ettiğini söyledi. Şahitlerin öğrettiklerinin, “kendini değersiz hisseden kişilerin tekrar özsaygı kazanmasına” ve “Tanrı’yı memnun eden şeyler yaparak büyük sorunlardan kaçınmasına” yardımcı olduğunu belirtti (Excélsior gazetesi).

Bir gazetede şöyle bir haber yer aldı: “Yehova’nın Şahitlerinin toplantılarındaki düzen çok etkileyici. Toplandıkları yerler her zaman temiz. Her şey çok iyi organize ediliyor. . . . . Program bittiğinde, toplandıkları yeri bulduklarından daha temiz bırakıyorlar. Konuşmalar sırasında çıt çıkmıyor. Kimse birbirini itip kakmıyor. Herkes birbirine nazik davranıyor. . . . . Bu gerçekten de düzenli bir din. Onlar Tanrı’ya tapınmanın ne demek olduğunu biliyorlar” (Comércio da Franca).

Yehova’nın Şahitleri, insanların hangi ilkelere göre yaşaması gerektiğini en iyi, onları yaratan Yehova Tanrı’nın bildiğine inanırlar (İşaya 48:17, 18). Bu nedenle başkaları davranışlarını görüp onları övdüğünde, asıl övülmesi ve yüceltilmesi gerekenin Tanrı olduğunu söylerler. İsa peygamber şöyle demişti: “Sizin ışığınız da insanların önünde parlasın ki, iyi işlerinizi görsünler ve göklerdeki Babanızı yüceltsinler” (Matta 5:16).