1-2. Vermenin bizi daha çok mutlu etmesi neden yararımızadır?

 YEHOVA insanları bir şey alınca değil, bir şey verince daha mutlu olacak şekilde yarattı (Elçi. 20:35). Bu, bir şey aldığımızda mutlu olmadığımız anlamına mı gelir? Hayır. Hangimiz hediye alınca sevinmeyiz ki? Fakat şu bir gerçek ki, bir şey verdiğimizde çok daha mutlu oluruz. Ayrıca Yehova’nın bizi bu şekilde yaratması bizim yararımızadır. Neden?

² Yehova’nın bizi bu şekilde yaratması, mutluluğumuzun kendi kontrolümüzde olmasını sağlar. Başkalarına bir şeyler vermek için ne kadar fırsat ararsak sevincimiz de o kadar artabilir. Gerçekten de ne harika yaratılmışız! (Mezm. 139:14).

3. Yehova neden ‘mutlu Tanrı’dır’?

³ Kutsal Kitap vermenin mutluluk getirdiğini söyler. Bu yüzden Yehova’nın neden “mutlu Tanrı” olarak tarif edildiğini anlayabiliriz (1. Tim. 1:11). Evrende cömertlik gösteren ilk kişi Yehova’dır. Kimse O’nun kadar cömert olamaz. Pavlus’un da dediği gibi “O’nun sayesinde yaşıyoruz, hareket ediyoruz ve varız” (Elçi. 17:28). Aslında “her iyi hediye ve her kusursuz armağan” Yehova’dan gelir (Yak. 1:17).

4. Daha mutlu olmamıza ne yardım eder?

⁴ Muhtemelen hepimiz vermekten kaynaklanan mutluluğu daha fazla tatmak isteriz. Bunu Yehova’nın cömertliğini örnek alarak yapabiliriz (Efes. 5:1). Peki O’nun cömertliğini hangi yollarla örnek alabiliriz? Yaptıklarımızın takdir edilmediğini düşündüğümüzde bize neler yardım edebilir? Makalede bu soruların cevaplarını ele alacağız.  Bu hatırlatmalar cömert olmaya devam etmemize ve daha mutlu olmamıza yardım edecek.

YEHOVA’NIN CÖMERTLİĞİNİ ÖRNEK ALIN

5. Yehova hangi ihtiyaçlarımızı karşılar?

⁵ Yehova bize hangi yollarla cömertlik gösterir? Bunlardan bazılarına bakalım. O maddi ihtiyaçlarımızı karşılar. Lüks içinde yaşamıyor olabiliriz. Ama çoğumuz Yehova’nın sayesinde ihtiyacımız olan her şeye sahibiz. Yehova yiyecek, giyecek ve barınma gibi temel ihtiyaçlarımızı karşılar (Mezm. 4:8; Mat. 6:31-33; 1. Tim. 6:6-8). O bunu sadece zorunluluk duygusuyla yapmaz. Öyleyse O’nu harekete geçiren şey nedir?

6. Matta 6:25, 26’dan ne öğreniyoruz?

⁶ Yehova maddi ihtiyaçlarımızı bizi sevdiği için karşılar. İsa’nın Matta 6:25, 26’daki sözlerini düşünelim (Okuyun). İsa orada bizi doğaya bakmaya teşvik etti. Kuşlar hakkında şöyle dedi: “Onlar ne ekip biçerler ne de ambarlarda yiyecek biriktirirler. Yine de, gökteki Babanız onları besler.” Sonra da şöyle sordu: “Siz onlardan daha değerli değil misiniz?” İsa’nın sözlerinden ne öğreniyoruz? Yehova’nın gözünde bizler hayvanlardan çok daha değerliyiz. Eğer Yehova hayvanların ihtiyaçlarını karşılıyorsa bizim için de bunu yapmaz mı? Gerçekten de O, sevgi dolu bir baba gibi ailesinin ihtiyaçlarını seve seve karşılar (Mezm. 145:16; Mat. 6:32).

7. Yehova’nın cömertliğini örnek almanın bir yolu nedir? (Resme de bakın.)

⁷ Biz de Yehova gibi sevgiden ötürü başkalarının ihtiyaçlarını karşılayabiliriz. Örneğin yiyeceğe ya da kıyafete ihtiyacı olan bir kardeş tanıyor musunuz? Yehova ona yardım etmek için sizi kullanabilir. Özellikle felaketler yaşandığında cömertlik göstermek, Yehova’nın toplumunun tanıtıcı bir özelliğidir. Örneğin COVID-19 salgını sırasında kardeşler, muhtaç durumdakilerle kıyafetlerini, yiyeceklerini ve başka şeylerini paylaştılar. Ayrıca birçok kardeş bol bol bağışta bulundu. Bunlar dünya çapındaki yardım çalışmalarının yürütülmesini sağladı. Gerçekten de kardeşlerimiz İbraniler 13:16’daki şu sözleri çok iyi uyguladılar: “İyilik yapmayı ve elinizdekileri  paylaşmayı da unutmayın, çünkü böyle kurbanlar Tanrı’yı hoşnut eder.”

8. Hangi durumlarda Yehova’nın gücünden yararlanırız? (Mezmur 138:3).

⁸ Yehova bize güç verir. Yehova, sadık hizmetçileriyle sınırsız gücünü paylaşmaktan büyük mutluluk duyar (Mezmur 138:3’ü okuyun). Ayartıcı bir duruma karşı koyabilmek veya herhangi bir zorluğa dayanabilmek için dua edip Yehova’dan güç istediğiniz mutlaka olmuştur. Ya da gücünüzün tükendiğini hissettiğiniz bir anda o günü atlatabilmek için Yehova’dan size güç vermesini istemişsinizdir. Bu dualarınız cevaplandığında siz de muhtemelen şu sözleri yazan Pavlus gibi hissettiniz: “Beni kuvvetlendirenin sayesinde her şeyi yapabilirim” (Filip. 4:13).

9. Gücümüzü nasıl Yehova gibi cömertçe kullanabiliriz? (Resme de bakın.)

⁹ Kusurlu olsak da gücünü cömertçe kullanan Yehova’yı örnek alabiliriz. Tabii ki Yehova’nın yaptığı gibi başkalarına gerçek anlamda güç ve enerji veremeyiz. Fakat gücümüzü onların yararına kullanabiliriz. Örneğin, hasta ya da yaşlı kardeşlerimizin dışarıdaki işlerini halledebilir ya da ev işlerine yardım edebiliriz. Koşullarımız el veriyorsa İbadet Salonunun temizliğine ya da bakımına yardım etmek için gönüllü olabiliriz. Bunları yapmak için gücümüzü kullandığımızda Yehova’ya tapınan diğer kardeşlerimiz bundan yarar görür.

10. Sözlerimizle kardeşlerimizi nasıl güçlendirebiliriz?

¹⁰ Sözlerimizin gücünü de hafife almayalım. İçten bir övgünün iyi geleceğini düşündüğünüz biri aklınıza geliyor mu? Ya da teselliye ihtiyacı olan bir kardeş var mı? Onlara yardım etmek için ilk adımı atmaya ne dersiniz? Onları ziyaret edebilir ya da telefonla arayabilirsiniz. Belki de bir kart yazabilir, mail ya da mesaj atabilirsiniz. Süslü ve etkileyici sözler söylemeniz gerektiğini düşünmeyin. Yürekten gelen birkaç basit söz bile kardeşinizin daha iyi hissetmesine ve bir gün daha sadık kalmasına yardım edebilir (Özd. 12:25; Efes. 4:29).

11. Yehova hikmetini başkalarıyla nasıl paylaşır?

¹¹ Yehova bize hikmet verir. Yakup şöyle yazmıştı: “Eğer içinizde hikmeti eksik biri varsa, herkese cömertçe ve azarlamadan veren Tanrı’dan dilemeye devam etsin” (Yak. 1:5). Bu sözlerden gördüğümüz gibi Yehova hikmetini Kendisine saklamaz. Cömertçe bunu başkalarıyla  paylaşır. Ayrıca O bize hikmetini “azarlamadan”, yani eleştirmeden verir. Hikmetimiz eksik olduğu için dua etmekten çekinmemize gerek yok. Çünkü Yehova bize asla kendimizi kötü hissettirmez. Aksine bizi O’nun rehberliğini istemeye teşvik eder (Özd. 2:1-6).

12. Bilgi birikimimizi paylaşmak için hangi fırsatlara sahibiz?

¹² Peki bizim için ne denebilir? Bildiklerimizi paylaşarak Yehova’yı örnek alabilir miyiz? (Mezm. 32:8). Yehova’nın toplumu olarak öğrendiklerimizi başkalarıyla paylaşmak için birçok fırsatımız var. Örneğin yeni müjdecilerle hizmete çıkarak onları eğitiyoruz. İhtiyarlar da hizmet görevlilerine ve vaftizli biraderlere sabırla yardımcı oluyor. Bu sayede onlar da cemaatteki sorumluluklarını nasıl yerine getirebileceklerini öğreniyorlar. Ayrıca inşaat ve bakım konusunda deneyimli kardeşler, daha az deneyimi olan kardeşlerle bildiklerini paylaşıyorlar.

13. Yehova’nın hikmetini paylaşma tarzını nasıl örnek alabiliriz?

¹³ Başkalarını eğitirken Yehova’nın hikmetini paylaşma tarzını örnek almalıyız. Yehova hikmetini cömertçe verir. Biz de sahip olduğumuz bilgiyi ve tecrübeyi bol bol paylaşmak istiyoruz. Eğittiğimiz kişi bir gün yerimizi alabilir korkusuyla bazı bilgileri kendimize saklamıyoruz. Ya da asla şöyle düşünmüyoruz: “Beni kimse eğitmedi. Kendim öğrendim. O da kendisi öğrensin.” Yehova’nın toplumunda böyle bir tutuma yer yoktur. Bizler eğittiğimiz kişilere sadece bildiklerimizi değil, ‘canımızı da seve seve vermeye hazırız’ (1. Sel. 2:8). Onların ileride ‘başkalarına öğretmeye yeterli duruma gelmelerini’ isteriz (2. Tim. 2:1, 2). Hepimiz bildiklerimizi cömertçe paylaşalım. Bu sayede hem biz hem de başkaları bundan yarar görecek ve mutlu olacak.

YAPTIKLARIMIZIN TAKDİR EDİLMEDİĞİNİ DÜŞÜNÜYORSAK

14. Başkalarına bir şey verdiğimizde genelde nasıl bir karşılık alırız?

¹⁴ Özellikle kardeşlerimiz için bir şey yaptığımızda genellikle takdirlerini ifade ederler. Belki bize teşekkür notu yazabilir ya da minnettarlıklarını başka şekilde gösterebilirler (Kol. 3:15). Bu şekilde takdir görmek, mutluluğumuza mutluluk katar.

15. Bazıları takdirlerini göstermediğinde neyi hatırlamalıyız?

¹⁵ Yine de bazıları takdirlerini her zaman göstermeyebilir. Diyelim ki bir kişi için zamanımızı, enerjimizi ve olanaklarımızı kullanıyoruz. Fakat bu kişi, onun için yaptıklarımızı hiç önemsemiyormuş gibi görünüyor. Böyle bir durumda sevincimizi korumamıza ve olumsuz duygular beslemekten kaçınmamıza neler yardım edebilir? Tema ayetimiz olan Elçiler 20:35’i hatırlayalım. Vermenin getirdiği mutluluk aldığımız karşılığa bağlı değildir. Başkaları yaptıklarımızı takdir etmiyormuş gibi göründüğünde bile vermenin sevincini tatmak bizim elimizdedir. Peki nasıl? Bunun birkaç yoluna bakalım.

16. Hangi şeyi hatırlamalıyız?

¹⁶ Amacınızın Yehova’yı örnek almak olduğunu hatırlayın. Yehova, insanlar takdir etsin ya da etmesin herkes için iyilikler yapar (Mat. 5:43-48). Biz de “karşılığında hiçbir şey beklemeden” bir şeyler verirsek ‘ödülümüz büyük olacak’ (Luka 6:35). Ayetteki “hiçbir şey” ifadesi  takdiri de kapsar. Takdir görelim ya da görmeyelim, sevinçle verdiğimiz için Yehova yaptığımız iyiliğin karşılığını mutlaka verecek (Özd. 19:17; 2. Kor. 9:7).

17. Doğru bakış açısını nasıl koruyabiliriz? (Luka 14:12-14).

¹⁷ Luka 14:12-14’te bulunan değerli bir ilke, iyilik yaparken doğru bakış açısını korumamıza yardım edebilir (Okuyun). Yaptıklarımıza aynı şekilde karşılık verebilecek kişilere karşı cömert olmak ya da konukseverlik göstermek elbette yanlış değildir. Peki ya iyilik yaparken içimizde az da olsa bir karşılık alma arzusu varsa? Bu durumda İsa’nın öğüdünü uygulamaya çalışabiliriz. Karşılığında bir şey veremeyecek kişilere cömertlik gösterebiliriz. Böylece Yehova’yı örnek alırız ve mutlu oluruz. Bu yaklaşım başkaları bize takdirini göstermediğinde de sevincimizi korumamıza yardım eder.

18. Hangi şeyden kaçınmalıyız? Neden?

¹⁸ Başkalarının niyetlerini sorgulamaktan kaçının (1. Kor. 13:7). İyilik yaptığımız kişiler takdirlerini göstermezlerse kendimize şunu sorabiliriz: “Onlar gerçekten kıymet bilmeyen insanlar mı? Yoksa sadece takdirlerini dile getirmeyi mi unuttular?” Beklediğimiz karşılığı vermemelerinin başka sebepleri de olabilir. Belki bazıları çok minnettarlık duysa da bunu dile getirmekte zorlanıyor. Belki de eskiden yardım eden taraf hep kendileriydi. Bu yüzden şimdi yardım almak onları utandırıyor olabilir. Durum ne olursa olsun kardeşlerimizi gerçekten seviyorsak, onlara art niyet yüklemeyiz ve sevinçle vermeye devam ederiz (Efes. 4:2).

19-20. Başkalarına iyilik yaparken sabretmek neden önemlidir? (Resme de bakın.)

¹⁹ Sabırlı olun. Hikmetli Kral Süleyman cömert olmakla ilgili şöyle demişti: “Ekmeğini suların üzerine bırak, günler sonra onu bulursun” (Vaiz 11:1). Gördüğümüz gibi bazıları yaptığımız iyiliğe  “günler sonra”, yani uzun süre sonra karşılık verebilir. Şimdi bu gerçeği gösteren bir tecrübeye bakalım.

²⁰ Uzun yıllar önce bir çevre gözetmeninin eşi yeni vaftiz edilmiş bir hemşireye çok samimi bir kart yazdı. Onu sadık kalmaya teşvik etti. Yaklaşık sekiz yıl sonra hemşire, çevre gözetmeninin eşine bir mektupla karşılık verdi. Şöyle yazdı: “Belki sen bunun farkında değilsin ama bunca yıl boyunca bana çok yardım ettin. Kartta yazdıkların çok içtendi. Fakat beni asıl etkileyen ve unutamadığım şey yazdığın ayetti.” a Hemşire ardından yaşadığı bazı zorlukları anlattı ve sözlerine şöyle devam etti: “Artık yeter dediğim anlar oldu. Hakikati, sorumluluklarımı, her şeyi bırakmak istedim. Fakat yazdığın ayet bana devam etme gücü verdi. Bu koskoca sekiz yıl boyunca beni bu ayet kadar etkileyen hiçbir şey olmadı.” Çevre gözetmeninin eşi “günler sonra” böyle bir mektup aldığı için kim bilir ne kadar mutlu olmuştur! Belki biz de, yaptığımız bir iyiliğin karşılığını uzun zaman sonra alabiliriz.

21. Yehova’nın cömertliğini örnek almaya neden kararlısınız?

²¹ Gördüğümüz gibi Yehova bizi eşsiz bir özellikle yarattı. Almaktan mutluluk duysak da başkalarına bir şeyler verdiğimizde daha çok mutlu oluruz. Kardeşlerimize yardım ettiğimizde kendimizi iyi hissediyoruz. Minnettarlıklarını ifade ettiklerinde çok mutlu oluyoruz. Diğer yandan, takdirlerini göstermeseler de doğru olan şeyi yaptığımız için sevinç duyabiliriz. Unutmayalım ki verdiğimiz şey ne olursa olsun, “Yehova [bize] bundan çok daha fazlasını verebilir” (2. Tar. 25:9). Hiçbirimiz başkalarına, Yehova’nın bize verdiklerinden daha fazlasını veremeyiz. Ayrıca yaptıklarımızın karşılığını bizzat Yehova’dan almak sevinçlerin en güzelidir! Öyleyse, gökteki cömert Babamızı örnek almaya devam edelim.