1. Birçok kişi neden Kutsal Kitaba güvenmiyor?

 BUGÜN birçok insan her şeye şüpheyle yaklaşıyor ve kime güveneceğini şaşırmış durumda. Siyaset, ticaret ve bilim dünyasından saygı duydukları kişilerin sadece kendi çıkarlarını düşündüklerini görüyorlar. Ayrıca din adamlarına olan saygılarını da giderek yitiriyorlar. Çünkü Kutsal Kitaba inandığını iddia eden bu kişilerin ikiyüzlülüğünü görüyorlar ve bu nedenle Kutsal Kitaba olan güvenlerini de kaybediyorlar.

2. Mezmur 119:160’a göre, hangi şeyden emin olmalıyız?

² Yehova’nın kulları olarak O’nun “güvenilir Tanrı” olduğuna ve bizim için her zaman en iyisini istediğine eminiz (Mezm. 31:5; İşa. 48:17). “[Tanrı’nın] Sözünün özü hakikat” b olduğundan Kutsal Kitapta okuduklarımıza da güvenebileceğimizi biliyoruz (Mezmur 119:160’ı okuyun). Kutsal Kitap konusunda uzman olan birinin söylediği şu sözlere katılıyoruz: “Tanrı’nın Sözünde en ufak bir yanlışlık yoktur ve O’nun sözlerinin yerine gelmemesi mümkün değildir.” Dolayısıyla, Tanrı’nın toplumu O’nun söylediklerine güvenir, çünkü bunları söyleyen Tanrı’ya güvenirler.

3. Bu makalede neleri ele alacağız?

³ Biz Tanrı’nın Sözünün hakikat olduğuna güveniyoruz. Peki başkalarının da bu güvene sahip olmasına nasıl yardım edebiliriz? Şimdi Kutsal Kitaba güvenmemizi sağlayan üç nedene bakalım: Kutsal Kitabın mesajının günümüze dek korunması, önceden bildirdiklerinin gerçekleşmesi ve hayatları değiştirme gücü.

4. Bazı insanlar neden Kutsal Kitabın doğruluğundan şüphe ediyor?

⁴ Yehova Kutsal Yazılardaki kitapları kaleme almaları için 40 kadar imanlı kişiyi kullandı. Ancak orijinal elyazmalarından hiçbiri günümüze dek ulaşmadı. Şu an var olanların tümü kopyaların kopyalarıdır. Bu nedenle bazı insanlar bugün Kutsal Kitapta okuduklarıyla orijinal metinde yazılanların aynı olup olmadığını merak ediyor. Peki, Kutsal Kitaptaki mesajın günümüze dek korunduğundan nasıl emin olabiliriz?

5. İbranice Kutsal Yazılar nasıl çoğaltıldı? (Kapak resmine bakın.)

⁵ Yehova, Sözünün korunması için halkından bunu elle çoğaltmalarını istedi. İsrail krallarına kendileri için Kanunun bir kopyasını çıkarmalarını söyledi. Ayrıca Kanunu halka öğretmeleri için Levioğullarını görevlendirdi (Tekr. 17:18; 31:24-26; Neh. 8:7). Yahudiler Babil sürgününden döndükten sonra, bir grup yetenekli yazıcı İbranice Kutsal Yazıların birçok kopyasını çıkarmaya başladı (Ezra 7:6). Onlar çok dikkatli ve titizdi. Öyle ki, zaman içinde bu yazıcılar metni doğru şekilde aktardıklarından emin olmak için sadece kelimeleri değil harfleri bile saymaya başladılar. Tabii bu kişiler de kusurlu olduklarından bazı ufak hatalar yaptılar. Ancak aynı metnin birçok kopyası olduğu için bu hatalar tespit edilebildi. Peki nasıl?

6. Kutsal Kitap metninin kopyalarındaki hatalar nasıl tespit ediliyor?

⁶ Günümüzde uzmanlar Kutsal Kitap metnini çoğaltan kişilerin hatalarını tespit edebilmek için güvenilir bir yöntem izliyor. Şunu düşünün: Diyelim ki 100 kişiden bir metni elle çoğaltmaları isteniyor. Bu kişilerden biri metni kopyalarken ufak bir hata yapıyor. Bu hatayı fark etmenin bir yolu, onun kopya ettiği metni diğerlerininkiyle karşılaştırmaktır. Benzer şekilde, uzmanlar birçok Kutsal Kitap elyazmasını birbiriyle karşılaştırarak metni çoğaltan kişilerin yaptıkları hataları fark edebiliyorlar.

7. Kutsal Kitabı elle çoğaltan kişilerin işlerini özenle yaptıklarını neden söyleyebiliriz?

⁷ Kutsal Kitabı elle çoğaltan kişiler bunu doğru bir şekilde yapabilmek için büyük bir özen gösterdiler. Bunun doğruluğunu gösteren bir kanıta bakalım. İbranice Kutsal Yazıların tamamının bilinen en eski kopyası MS 1008 ya da 1009 yıllarına tarihlendirilir. Bu metin, Leningrad Kodeksi olarak adlandırılır. Ancak yakın zamanda Kutsal Kitabın bazı kısımlarını içeren başka elyazmaları keşfedildi. Bunların Leningrad Kodeksinden yaklaşık 1.000 yıl öncesine ait olduğu düşünülüyor. Bazılarının aklından şu geçmiş olabilir: “Aradan 1.000 yıl kadar zaman geçmiş, bu metinler kopyalana kopyalana birbirinden çok farklılaşmış olmalı.” Ancak gerçekler bunun böyle olmadığını gösteriyor. Uzmanlar eski elyazmalarıyla daha yeni olanları karşılaştırdıklarında çok küçük hatalar olduğunu tespit ettiler. Ama bunlardan hiçbiri anlamı etkilemiyordu.

8. Yunanca Kutsal Yazıların elyazmalarıyla o döneme ait diğer eserlerin elyazmaları arasında nasıl bir fark var?

⁸ İlk Hıristiyanlar da İbranice Kutsal Yazıları elle çoğaltan kişilerin örneğini izlediler. Onlar Yunanca Kutsal Yazıların 27 kitabını çok büyük bir dikkatle çoğalttılar ve bunları hem ibadetlerde hem  de duyuru işinde kullandılar. Bir uzman, Yunanca Kutsal Yazıların günümüze kadar ulaşmış elyazmalarıyla o döneme ait başka eserleri karşılaştırdığında şunları söyledi: “Bugün eski kitaplara kıyasla [Yunanca Kutsal Yazıların] çok daha fazla elyazması mevcuttur . . . . ve bunlar daha bütün bir haldedir.” Ayrıca bir kaynak şunları belirtiyor: “Bugün Yunanca Kutsal Yazıların modern ve güvenilir bir tercümesinin, bu sözleri kaleme alan kişilerin yazdıklarıyla aynı mesajı içerdiğine emin olabiliriz” (Anatomy of the New Testament).

9. İşaya 40:8’e göre, hangi şey doğrudur?

⁹ Kutsal Kitabı elle çoğaltan birçok kişi yüzlerce yıl boyunca canla başla çalıştı ve onların bu özeni sayesinde bugün elimizdeki Kutsal Kitabın doğruluğundan şüphe etmiyoruz. c Fakat Kutsal Yazıların günümüze kadar doğru bir şekilde ulaşmasını sağlayan asıl kişi Yehova’dır (İşaya 40:8’i okuyun). Ancak bazıları şöyle düşünebilir: “Kutsal Kitabın günümüze kadar korunmuş olması onu gerçekten Tanrı’nın yazdırdığı anlamına gelmez.” Öyleyse şimdi, Kutsal Kitabın Tanrı ilhamı olduğunu gösteren bazı kanıtlara bakalım.

10. 2. Petrus 1:21’in doğruluğunu gösteren bir örnek verin. (Resimlere bakın.)

¹⁰ Kutsal Kitapta önceden bildirilen sözlerin birçoğu gerçekleşti; hatta bunlardan bazıları yazıldıktan yüzlerce yıl sonra yerine geldi. Tarih bunun doğruluğunu açıkça gösterir. Tabii ki bu bizi şaşırtmıyor, çünkü bu peygamberlik sözlerinin asıl kaynağının Yehova olduğunu biliyoruz (2. Petrus 1:21’i okuyun). Mesela, eski Babil şehriyle ilgili bildirilenleri düşünelim. MÖ 8. yüzyılda İşaya peygamber, bu güçlü şehrin ele geçirileceğini önceden bildirdi. Hatta o, bu şehri fethedecek kişinin isminin Koreş olacağını yazdı ve şehrin nasıl ele geçirileceğini  tüm ayrıntılarıyla açıkladı (İşa. 44:27–45:2). İşaya ayrıca Babil’in sonunda yok edileceğini ve ıssız bırakılacağını da söyledi (İşa. 13:19, 20). Tüm bu sözler tam olarak gerçekleşti. MÖ 539’da Medler ve Persler Babil’i ele geçirdiler ve bugün, bir zamanların bu heybetli şehri tamamen viran haldedir. (Sonsuza Dek Mutlu Bir Yaşam kitabının elektronik versiyonundaki Kutsal Kitap Babil’in Fethini Önceden Bildirdi başlıklı videoya bakabilirsiniz. Bu video kitabın 3. bölümündeki 5. noktada yer alıyor.)

11. Daniel 2:41-43’teki sözler bugün nasıl yerine geliyor?

¹¹ Kutsal Kitapta önceden bildirilen sözlerin gerçekleşmesi sadece geçmişe özgü bir şey değildir, bu sözlerin gerçekleştiğini bugün de görüyoruz. Örneğin Daniel’in, Britanya-Amerika Dünya Gücüyle ilgili kaleme aldıklarının nasıl yerine geldiğine bakalım (Daniel 2:41-43’ü okuyun). Kayıt, bu ikili dünya gücünün kısmen demir gibi güçlü, kısmen de kil gibi dayanıksız olacağını bildirmişti. Bugün bu sözlerin doğruluğunu görüyoruz. Britanya ve Amerika, her iki dünya savaşının kazanılmasında kilit bir rol oynayarak demir gibi güçlü olduklarını gösterdiler. Bugün de çok büyük bir askeri güce sahipler. Ancak vatandaşları onların gücünü zayıflatıyor. Çünkü hükümetlere ve ticari sisteme karşı yaptıkları protestolarla haklarını arıyorlar. Bir siyaset bilimci şunu söyledi: “Bugün Amerika Birleşik Devletleri kadar siyasi olarak işlevsiz ve bölünmüş başka hiçbir ileri demokrasi yoktur.” Britanya’da ise özellikle son yıllarda Avrupa Birliği’yle ilişkiler konusunda büyük fikir ayrılıkları yaşanmaktadır. Evet, tüm bu bölünmeler, Britanya-Amerika Dünya Gücünün istediği gibi hareket etmesini neredeyse imkânsız hale getiriyor.

12. Kutsal Kitapta önceden bildirilenler hangi konuda güvenimizi artırıyor?

¹² Kutsal Kitapta önceden bildirilen birçok söz yerine geldi. Bu, Tanrı’nın gelecekle ilgili vaatlerinin de gerçekleşeceğine olan güvenimizi artırıyor. Yehova’ya şöyle dua eden mezmur yazarı gibi hissediyoruz: “Kurtaracağın günü görmeye can atıyorum, çünkü Senin sözüne umut bağladım” (Mezm. 119:81). Yehova Kutsal Kitap aracılığıyla bize ‘umut veriyor’ ve ‘iyi bir gelecek sağlayacağını’ söylüyor (Yer. 29:11). Biz gelecekle ilgili ümidimizi insanların çabalarına değil, Yehova’nın vaatlerine bağladık. Öyleyse, Kutsal Kitapta önceden bildirilenleri gayretle inceleyerek Tanrı’nın Sözüne olan güvenimizi güçlendirmeye devam edelim.

13. Mezmur 111:7, 8’e göre, Kutsal Kitaba güvenebileceğimizi gösteren başka bir neden nedir?

¹³ Kutsal Kitaptaki sözleri uygulamak insanların hayatını olumlu yönde değiştiriyor. Bunu görmek bu kitaba olan güvenimizi artırıyor (Mezmur 111:7, 8’i okuyun). Örneğin, bir zamanlar boşanmanın eşiğine gelen birçok çift, Kutsal Kitaptaki sözleri uyguladıkları için şu anda evliliklerine mutlu bir şekilde devam ediyor. Çocukları da sevgi dolu bir ortamda büyüdükleri için kendilerini güvende hissediyorlar (Efes. 5:22-29).

14. Kutsal Kitabın insanları değiştirebileceğini gösteren bir örnek anlatın.

¹⁴ Kutsal Kitaptaki sözleri uygulamak azılı suçluların bile hayatını tamamen değiştirdi. Örneğin, Jack d isimli bir  mahkûmun yaşadıklarına bakalım. O, çok şiddet düşkünü biriydi ve idama mahkûm edilmişti. Onunla aynı cezayı alan mahkûmlar arasındaki en tehlikeli kişilerden biriydi. Sonra bir gün, başka bir mahkûmun tetkikine katıldı. Şahitlerin iyi davranışlarından öyle etkilendi ki o da Kutsal Kitabı incelemeye başladı. Öğrendiklerini hayatında uyguladıkça davranışları ve kişiliği değişti. Bir süre sonra müjdeci oldu ve vaftiz edildi. Tanrı’nın Krallığını diğer mahkûmlara gayretle duyurdu ve onlardan en az dördünün hakikati öğrenmesine yardım etti. İdam edileceği gün geldiğinde, Jack artık bambaşka bir adamdı. Avukatlarından biri şöyle dedi: “20 sene önce tanıştığım Jack’le, şu anki Jack arasında dağlar kadar fark var. Yehova’nın Şahitlerinin öğrettikleri onu tepeden tırnağa değiştirmiş.” Jack ne yazık ki idam edildi. Ancak onun örneği Kutsal Kitaba güvenebileceğimizi ve bu kitabın insanları değiştirme gücüne sahip olduğunu kanıtlıyor (İşa. 11:6-9).

15. Kutsal Kitaptaki hakikatlere uygun yaşamak Tanrı’nın toplumunu hangi yönden farklı kılıyor? (Resme bakın.)

¹⁵ Yehova’nın toplumu Kutsal Kitaptaki hakikatlere uygun yaşadığı için birlik içinde (Yuhn. 13:35; 1. Kor. 1:10). Dünya ise siyasi, etnik ve sosyal açıdan bölünmüş durumda. Aramızdaki birlik böyle bir dünyada özellikle göze çarpıyor. Buna tanık olmak Tom isimli bir adamı derinden etkiledi. O, Afrika’daki bir ülkede büyümüştü. Yaşadığı yerde iç savaş çıkınca orduya katıldı. Ardından komşu bir ülkeye kaçmak zorunda kaldı. Tom kaçtığı ülkede Yehova’nın Şahitleriyle tanıştı. Şunları diyor: “Anladım ki hakiki dini uygulayan kişiler siyasete karışmaz ve aralarında ayrılık olmaz. Bunun yerine, sevgi olur. Kendimi ülkeme adamıştım. Fakat hakikati öğrenince hayatımı Yehova’ya adamaya karar verdim.” Tom gerçekten de çok değişti; o artık başka bir ülkeden ya da etnik kökenden gelen kişilerle savaşmıyor. Bunun yerine, karşılaştığı  herkese Kutsal Kitaptaki hakikatleri öğretiyor. Gerçekten de, Tanrı’nın Sözü farklı milletlerden olan kişilerin hayatını olumlu yönde etkiliyor. Buna tanık olmak Kutsal Kitaba olan güvenimizi güçlendiriyor.

16. Tanrı’nın Sözüne olan güvenimizi güçlendirmemiz neden çok önemlidir?

¹⁶ Bu dünya gittikçe kötüye gidiyor. Gelecekte de Tanrı’nın Sözüne olan güvenimiz sınanacak. İnsanlar zihnimize şüphe tohumları ekmeye çalışabilir. Kutsal Kitabın doğru olmadığına ve Tanrı’nın, toplumuna rehberlik etmek için Yönetim Kurulunu kullanmadığına bizi inandırmaya çalışabilirler. Fakat biz Yehova’nın Sözünün her zaman doğru olduğuna ikna olmuşsak, imanımıza karşı yapılan bu saldırılara direnebileceğiz. O zaman şunu rahatlıkla söyleyebileceğiz: “[Yehova’nın] kurallarına uymaya yüreğimi hazırladım, daima, sonuna kadar” (Mezm. 119:112). Başkalarına hakikati anlatmaktan ve onları buna uygun yaşamaya teşvik etmekten ‘asla utanmayacağız’ (Mezm. 119:46). Ayrıca zulüm de dahil en zor koşullara bile ‘sevinçle tahammül edebileceğiz’ (Kol. 1:11; Mezm. 119:143, 157).

17. 2023 yılının ayeti hangi konuda güvenimizi artırıyor?

¹⁷ Hakikati bilmemizi sağladığı için Yehova’ya ne kadar minnettar olsak azdır. Böylece bu kaos içindeki dünyada neler yapmamız gerektiğini biliyoruz ve sakin kalabiliyoruz. Ayrıca gelecekle ilgili şahane bir ümide sahibiz. Tanrı’nın Krallığının yönetimi altında cennet bir yeryüzünde yaşayacağız. Öyleyse, 2023 yılının ayetindeki şu sözler hep aklımızda olsun: “Sözünün özü hakikattir” (Mezm. 119:160).