İçeriğe geç

İçindekiler kısmına geç

Yeşu Kitabından Önemli Noktalar

Yeşu Kitabından Önemli Noktalar

Yehova’nın Sözü Canlıdır

Yeşu Kitabından Önemli Noktalar

İSRAİLOĞULLARI MÖ 1472’de Moab Ovasında kamp kurduğunda şu sözleri duymak onları heyecanlandırmış olmalı: “Kendiniz için azık hazırlayın; çünkü Allahınız RABBİN size vermekte olduğu diyarı mülk olarak almak için üç güne kadar bu Erdenden [Ürdün’den] geçeceksiniz” (Yeşu 1:11). Dolayısıyla İsrailoğullarının çölde geçirdikleri 40 yıllık dönem artık bitmek üzeredir.

Yirmi yılı aşkın bir süre sonra, lider Yeşu Kenan diyarının ortasında durup, İsrailin ihtiyarlarına şunu ilan eder: “İşte, Erdenden batıya doğru büyük denize kadar kırmış olduğum bütün milletlerle beraber bu kalan milletleri sıptlarınız için miras olarak kura ile böldüm. Ve Allahınız RAB onları önünüzden süpürecek, ve gözünüzün önünden onları kovacaktır; ve Allahınız RABBİN size söylediği gibi onların diyarını mülk edineceksiniz” (Yeşu 23:4, 5).

MÖ 1450’de Yeşu tarafından yazılan ve kendi adını taşıyan kitap, bu 22 yıl boyunca olanlar hakkında heyecan verici tarihsel bir kayıttır. Vaat edilen yeni dünyanın eşiğindeyken durumumuz Vaat Edilmiş Toprakları almaya hazırlanan İsrailoğullarınınkine benzer. Öyleyse şimdi Yeşu kitabına dikkatle bakalım (İbraniler 4:12).

ERİHA OVALARINA

(Yeşu 1:1–5:15)

Yeşu’ya çok önemli bir görev verilir. Yehova ona şöyle söyler: “Kulum Musa öldü, ve şimdi kalk, sen ve bütün bu kavm, onlara, İsrail oğullarına, vermekte olduğum diyara bu Erdenden geçin” (Yeşu 1:2). Yeşu, Vaat Edilmiş Topraklara girerken sayıları birkaç milyon olan bir ulusa önderlik etmelidir. Hazırlık olarak ilk fethedilecek şehir olan Eriha’ya keşif amacıyla iki kişi gönderir. Yehova’nın, toplumu uğruna gerçekleştirdiği güçlü işleri duyan fahişe Rahab bu şehirde yaşamaktadır. Rahab, keşfe gelenleri koruyup onlara yardım eder ve onlardan korunacağına dair söz alır.

Keşfe gidenlerin dönüşüyle Yeşu ve halk Ürdün’ü geçmeye hazırdır. Nehir taşkın durumda olmasına rağmen bu onlar için bir engel oluşturmaz; çünkü Yehova nehrin yukarısına sanki bir set çeker ve suyun Lût Gölü’ne dökülmesini sağlar. Ürdün’ü geçtikten sonra İsrailliler Eriha nehri yakınlarındaki Gilgal’de kamp kurarlar. Dört gün sonra, Abib ayının 14. gününün akşamı Eriha ovasında Fıshı kutlarlar (Yeşu 5:10). Sonraki gün diyarın mahsülünden yemeye başlarlar ve man düzenlemesi sona erer. Bu süre boyunca Yeşu çölde doğmuş olan tüm erkekleri sünnet eder.

Mukaddes Kitapla İlgili Soruların Yanıtları:

2:4, 5—Rahab neden keşfe gelenleri arayan kralın adamlarını yanlış yola yönlendirdi? Rahab hayatını tehlikeye atma pahasına, keşfe gelenleri korudu, çünkü Yehova’ya iman geliştirmişti. Bu nedenle Tanrı’nın toplumuna zarar vermek için araştırma yapanlara keşfe gelenlerin yerini söylemek mecburiyetinde değildi (Matta 7:6; 21:23-27; Yuhanna 7:3-10). Gerçekten de Rahab kralın adamlarını yanlış yola yönlendirmesi de dahil olmak üzere yaptığı ‘işlerle aklandı’ (Yakub 2:24-26).

5:14, 15—“RABBİN ordusunun reisi” kimdir? Vaat Edilmiş Toprakların fethi başlarken Yeşu’yu güçlendiren reis muhtemelen “Söz”, yani insan olmadan önceki hayatında İsa Mesih’ti (Yuhanna 1:1; Daniel 10:13). Günümüzde de Tanrı’nın toplumu ruhi bir mücadele sürdürürken yüceltilmiş İsa Mesih’in onlarla birlikte olduğu güvencesine sahip olmak ne kadar güçlendiricidir!

Alacağımız Dersler:

1:7-9. Mukaddes Kitabı her gün okumak, söyledikleri hakkında düzenli olarak derin düşünmek ve öğrendiklerimizi uygulamak ruhi mücadelemizde başarılı olmamız için yaşamsaldır.

1:11. Yeşu İsraillilere yiyeceklerini hazırlamalarını ve bunları Tanrı’nın sağlaması için tembel tembel beklememelerini söylüyor. İsa’nın temel ihtiyaçlar hakkında kaygı çekmemekle ilgili öğüdü ve “tüm bu şeyler de size verilecektir” vaadi ihtiyaçlarımız için önlem almamız gerekmediği anlamına gelmez (Matta 6:25, 33).

2:4-13. Rahab, Yehova’nın büyük işlerini duyup çetin dönemde olduğunu fark ettikten sonra Tanrı’ya tapınanların tarafında olma kararı verdi. Siz de bir süredir Mukaddes Kitabı inceliyorsanız ve “son günlerde” yaşadığımızın farkındaysanız, sizin de Tanrı’ya hizmet etme kararı almanız gerekmez mi? (2. Timoteos 3:1).

3:15. Eriha’ya keşfe gönderilenlerin getirdiği haber iyi olduğundan Yeşu Ürdün ırmağı sularının çekilmesini beklemeden bir an önce harekete geçti. Biz de gerçek tapınmayla ilgili işler söz konusu olduğunda koşullar daha uygun gibi görünene kadar beklemektense cesaretle harekete geçmeliyiz.

4:4-8, 20-24. Ürdün ırmağının yatağından alınan 12 taş İsrail için bir hatırlatıcı olarak işlev gördü. Günlerimizde de Yehova’nın toplumunu düşmanlarından kurtarmak için yaptıkları onlarla birlikte olduğunun bir hatırlatıcısıdır.

FETİH DEVAM EDİYOR

(Yeşu 6:1–12:24)

Eriha şehri “sıkıca kapanmıştı; çıkan yoktu, ve giren yoktu” (Yeşu 6:1). Öyleyse bu şehir nasıl ele geçecekti? Yehova Yeşu’ya taktik verir. Çok geçmeden duvarlar yıkılır ve şehir düşer. Sadece Rahab ve ev halkı kurtulur.

Sonraki fetih, bir kral şehri olan Ay’a yapılır. Oraya keşfe gönderilenler, şehirde az kişi olduğundan şehri vurmak için çok kişiye ihtiyaç olmadığı haberini getirir. Bununla birlikte şehri almaya gönderilen yaklaşık 3.000 asker Ay’daki erkeklerden kaçar. Çünkü Yahuda kabilesinden olan Akan Eriha’ya saldırdıklarında günah işlemiştir ve bu nedenle Yehova İsraillilerle değildir. Bu yanlışı düzelttikten sonra Yeşu Ay’a tekrar saldırır. İsrailliler daha önce bozguna uğradığından Ay kralı onlarla savaşmaya çok heveslidir. Fakat Yeşu, Ay erkeklerinin kendilerine fazla güvenmelerinden yararlanarak bir taktik kullanır ve şehri alır.

Ayrıca Gibeon şehri vardır. Burası “büyük bir şehirdi, . . . . Aydan büyüktü, ve bütün adamları yiğit idiler” (Yeşu 10:2). Buna rağmen Gibeon erkekleri hileye başvurarak Yeşu’yla barış antlaşması yaparlar. Çünkü İsraillilerin Eriha ve Ay’a karşı kazandığı başarıları duyarlar. Etraftaki milletler bu durumu kendileri için bir tehdit olarak görür. Krallarının beşi bir ittifak oluşturup Gibeon’a saldırır. İsrailliler Gibeonluları kurtarır ve saldırganları bozguna uğratır. İsrail Yeşu’nun önderliği altında güneydeki ve batıdaki şehirleri de fetheder, ayrıca kuzeydeki kralların birleşik güçlerini de bozguna uğratır. Ürdün’ün batısında toplam olarak 31 kralın ülkesi bozguna uğratılır.

Mukaddes Kitapla İlgili Soruların Yanıtları:

10:13—Böyle bir olay nasıl mümkün olabilir? Göklerin ve yerin Yaratıcısı Yehova için “imkânsız bir şey var mıdır?” (Tekvin 18:14). Eğer O isterse Yer’in dönüşünü durdurabilir, böylece güneş ve ay insanlara durmuş gibi görünebilir. Ya da yeryüzünün ve ayın hareket etmesine müdahale etmeyip, ay ve güneşten gelen ışınları kırarak, bu iki kaynaktan gelen ışığın parlamaya devam etmesini sağlayabilir. Durum ne olursa olsun insan tarihinde “o gün gibi bir gün” bir daha olmadı (Yeşu 10:14).

10:13—Yaşar kitabı nedir? 2. Samuel 1:18’de bu kitaptan tekrar bahsedilir. O ayette, İsrail Kralı Saul ve oğlu Yonatan hakkındaki büyük üzüntüyü anlatan “Yay” adlı şiirin bu kitapta yazılı olduğu kayıtlıdır. Dolayısıyla Yaşar kitabı büyük olasılıkla destansı ya da tarihi konulardaki ilahi ve şiirlerin bir araya getirilmiş haliydi ve herhalde İbraniler arasında iyi biliniyordu.

Alacağımız Dersler:

6:26; 9:22, 23. Yeşu’nun o zamanlar Eriha’nın yıkım zamanıyla ilgili ilan ettiği lanet yaklaşık 500 yıl sonra yerine geldi (1. Krallar 16:34). Nuh’un, torunu Kenan üzerindeki laneti ise Gibeonlular işçi olduklarında gerçekleşti (Tekvin 9:25, 26). Görüldüğü gibi Yehova’nın sözü her zaman gerçekleşir.

7:20-25. Bazıları Akan’ın hırsızlığını, belki bunun başkalarına zarar vermediğini ileri sürerek küçük bir suç olarak görebilir. Onlar küçük hırsızlık olaylarını ve Mukaddes Kitabın kanununa karşı yapılmış küçük suçları da böyle görebilir. Fakat biz kanunsuz veya ahlaksız davranışlar konusunda baskılara direnmek üzere Yeşu gibi kararlı olmalıyız.

9:15, 26, 27. Yaptığımız anlaşmaları ciddiye almalı ve sözümüzü tutmalıyız.

YEŞU SON BÜYÜK GÖREVİNİ ÜSTLENİYOR

(Yeşu 13:1–24:33)

Yeşu 90 yaşına yaklaşırken diyarı bölüştürmeye başlar. Bu gerçekten de büyük bir görevdir. Ruben ve Gad kabileleri ve Manasse’nin yarım kabilesi zaten kendi miraslarını Ürdün’ün doğusunda almışlardır. Geri kalan kabilelere de kurayla batı yakasında miras verilir.

Toplanma Çadırı Efraim bölgesindeki Şilo’da kurulur. Kaleb Hebron şehrini, Yeşu ise Timnat-serah’ı alır. Levililere 6’sı sığınak şehir olmak üzere 48 şehir verilir. Ruben ve Gad askerleri ile Manasse kabilesinin yarısı Ürdün’ün doğusunda miras aldıkları topraklara dönüş yolunda “görülüşü büyük bir mezbah” yaparlar (Yeşu 22:10). Ürdün’ün batısındaki kabileler bunu Tanrı’ya isyan olarak görür ve kabileler arası savaş patlak vermek üzeredir, fakat iyi bir iletişim sayesinde kan dökülmesi engellenir.

Yeşu bir süre Timnat-serah’da yaşadıktan sonra ihtiyarları, başları, hâkimleri ve İsrailin yöneticilerini tekrar çağırır ve onları cesaretli olup Yehova’ya sadık kalmaya ısrarla teşvik eder. Sonra, Yeşu İsrail kabilelerinin hepsini Şekem’e toplar. Orada Yehova’nın İbrahim’in zamanından beri yaptığı işleri tekrar gözden geçirir ve bir kez daha onları ‘RABDEN korkmaya, ve kemalde ve hakikatte ona kulluk etmeye’ teşvik eder. Halk şöyle karşılık verir: “Allahımız RABBE kulluk edeceğiz, ve onun sözünü dinliyeceğiz” (Yeşu 24:14, 15, 24). Bu olaylardan sonra Yeşu 110 yaşında öldü.

Mukaddes Kitapla İlgili Soruların Yanıtları:

13:1—Bu ayet Yeşu 11:23’te söylenilenlerle çelişir mi? Hayır, çünkü Vaat Edilmiş Toprakların fethi iki yönden gerçekleşmeliydi. Öncelikle, Kenan diyarının 31 kralını bozguna uğratmak ve Kenanlıların gücünü yok etmek üzere milletçe savaşmalıydılar, sonra da, diyarın tümüne sahip olmak üzere kabileler ve bireyler olarak gayret göstermeliydiler (Yeşu 17:14-18; 18:3). İsrailoğulları Kenanlıları aralarından tamamen kovmamış olsalar da, orada kalanlar İsrail’in güvenliği için gerçek bir tehdit oluşturmuyordu (Yeşu 16:10; 17:12). Çünkü Yeşu 21:44 şöyle diyor: “RAB . . . . onlara her taraftan rahat verdi.”

24:2—İbrahim’in babası Terah puta tapan biri miydi? Terah başlangıçta Yehova Tanrı’ya tapınan biri değildi. O büyük ihtimalle Ur’da popüler bir ilah olan ay tanrısı Sin’e tapınıyordu. Yahudi geleneklerine göre Terah putlar yapan bir kimse de olabilir. Bununla birlikte Tanrı İbrahim’e Ur’dan ayrılmasını emrettiğinde Terah da onunla birlikte Harran’a gitti (Tekvin 11:31).

Alacağımız Dersler:

14:10-13. Kaleb 85 yaşında olmasına rağmen Hebron bölgesini düşmandan temizlemek gibi zor bir görev istedi. Bölgede olağanüstü uzun boylu olan Anaklar oturuyordu. Bu tecrübeli savaşçı Yehova’nın yardımıyla başarılı oldu ve Hebron bir sığınak şehir haline getirildi (Yeşu 15:13-19; 21:11-13). Kaleb’in örneği bizi, zor teokratik görevleri yerine getirmekten kaçınmamaya teşvik ediyor.

22:9-12, 21-33. Başkalarının davranışlarını yanlış şekilde yargılamamak için dikkatli olmalıyız.

Hiçbir Söz “Boşa Çıkmadı”

Yeşu yaşı çok ilerlediğinde İsrail’deki sorumlu erkeklere şöyle söyler: “Allahınız RABBİN hakkınızda söylediği bütün iyi şeylerden hiç bir şey boşa çıkmadı; . . . . ondan hiç bir şey boşa çıkmadı” (Yeşu 23:14). Yeşu kitabındaki tarihsel kayıt bunu ne kadar canlı bir şekilde örnekliyor!

“Çünkü önceden yazılmış olan her şey, bizim eğitilmemiz için yazıldı; böylece tahammülümüz ve Kutsal Yazılardan aldığımız teselli sayesinde ümide sahip olabiliriz” (Romalılar 15:4). Tanrı’nın vaadine göre sahip olduğumuz ümidin yerine geleceğinden emin olabiliriz. Hiçbir vaat boşa çıkmayacak, hepsi gerçekleşecektir.

[Sayfa 10’daki harita]

(Ayrıntılı bilgi için lütfen yayına bakın)

Diyar Yeşu’nun önderliği altında fethedildi

BAŞAN

GİLEAD

ARABA

NECEF

Ürdün Irmağı

Tuz Denizi (Lût Gölü)

Yabbok Vadisi

Arnon Vadisi

Hatsor

Madon

Laşşaron

Şimron

Yokneam

Dor

Megiddo

Kedeş

Taanak

Hefer

Tirtsa

Afek

Tappuah

Beyt-el

Ay

Gilgal

Eriha

Gezer

Yeruşalim

Makkeda

Yarmut

Adullam

Libna

Lakiş

Eglon

Hebron

Debir

Arad

[Sayfa 9’daki resim]

Fahişe Rahab’ın neden doğru kişi sayıldığını biliyor musunuz?

[Sayfa 10’daki resim]

Yeşu İsraillileri ‘Yehova’dan korkmaya ve O’na hizmet etmeye’ teşvik etti

[Sayfa 12’deki resim]

Akan’ın hırsızlığı önemsiz bir şey değildi, ciddi olaylara sebep oldu

[Sayfa 12’deki resim]

“İman sayesinde, . . . . Eriha surları yıkıldı” (İbraniler 11:30)