İçeriğe geç

İçindekiler kısmına geç

Dürüst Olmaya Değer!

Dürüst Olmaya Değer!

Dürüst Olmaya Değer!

DÜRÜST olmayan davranışlar Aden bahçesinden beri görülmektedir. Yine de, çoğu kültürde ve toplumda dürüstlüğe değer verilirken, yalan söylemek ve hile yapmak ayıplanmaktadır. Güvenilir olmak gurur duyulacak bir şeydir. Buna rağmen, giderek daha çok insan günümüz toplumunda hayatta kalmak için dürüstlükten ayrılmanın gerekli olduğunu savunuyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Dürüst olmaya değer mi? Bir davranışın dürüst olup olmadığına hangi ilkeye göre karar veriyorsunuz?

Tanrı’yı hoşnut etmek için hem konuşmamızla hem de yaşam tarzımızla dürüst olmalıyız. Elçi Pavlus, İsa’nın takipçisi kardeşlerine şu tembihte bulundu: “Birbirinize doğruyu söyleyin” (Efesoslular 4:25). Ayrıca Pavlus, ‘her konuda dürüst davranmak istediğimizi’ söyledi (İbraniler 13:18). Dürüst olma arzumuzun ardındaki neden, başka insanların bizi övmesi değildir. Bizler, hem Yaratıcımıza saygı duyduğumuzdan hem de O’nu hoşnut etmek istediğimizden dürüst davranıyoruz.

Kim Olduğunuzu Gizlemeyin

Birçok ülkede, insanlar hayatlarında avantajlar yakalamak için kendilerini yanlış tanıtıyorlar. Onlar, bir ülkeye yasadışı yollarla girmek ya da yeterli olmadıkları bir konuma gelmek veya iş bulmak için sahte belgeler, diplomalar ve kimlik kartları edinirler. Bazı ana babalar, çocuklarının okula gitme süresini uzatmak için nüfuz cüzdanı üzerinde hile yapıyorlar.

Fakat, Tanrı’yı memnun etmek istiyorsak hilekâr olmamalıyız. Mukaddes Kitap, Yehova’nın “hakikat Allahı” olduğunu ve O’nunla yakın bir ilişkide olanlardan doğru sözlü olmalarını beklediğini söyler (Mezmur 31:5). Eğer Yehova’yla yakın bir ilişkiyi sürdürmek istiyorsak, “ikiyüzlü” ve ‘yalancı adamları’ örnek almamalıyız (Mezmur 26:4).

Ayrıca birçok insan yaptıkları bir yanlışın cezasını çekmemek için gerçeği gizler. İsa’nın takipçilerinin cemaatinde bile bir kişi böyle bir eğilim gösterebilir. Örneğin bir cemaate bir genç, ihtiyarlara bazı günahlar işlediğini söyledi. Fakat, hırsızlık da yaptığına dair kanıt olmasına rağmen, onu itiraf etmedi. Sonunda yalan söylediği kanıtlandı ve cemaatten çıkarılması gerekti. Tamamıyla dürüst olsaydı ve Yehova’yla olan değerli ilişkisini yeniden kazanmak için yardım kabul etseydi daha akıllıca olmaz mıydı? Aslında Mukaddes Kitap şöyle der: “Yehova’nın terbiyesini hafife alma; O, yanlışını düzelttiğinde kendini bırakma; çünkü Yehova sevdiğini terbiye eder” (İbraniler 12:5, 6).

Bazen, cemaatte daha fazla sorumluluk almak isteyen bir birader, kişisel sorunlarını ya da geçmişteki yanlış davranışlarını gizlemeye çalışabilir. Bir kişi özel bir hizmet ayrıcalığına sahip olmak için bir form doldurduğunda, örneğin sağlık ve ahlaksal konularla ilgili sorulara tam olarak cevap vermeyebilir; bu konularda gerçeği söylemenin kendisini yetersiz kılacağını düşünebilir. Şöyle bir mantık yürütebilir: ‘Tam olarak yalan söylemedim.’ Fakat bu kişi başkalarına karşı gerçekten açıksözlü ve dürüst müydü? Süleyman’ın Meselleri 3:32’de geçen şu noktaya dikkat edin: “Sapık adam RABBE mekruhtur; fakat RABBİN dostluğu doğrularladır.”

Dürüst olmak, her şeyden önce kendimize karşı dürüst olmak anlamına gelir. Bizler çoğu kez, doğrunun ya da gerçeğin ne olduğuna bakmadan, inanmak istediklerimize inanırız. Yaptığımız bir hatayı başkasının üzerine atmak ne kadar kolaydır! Örneğin, Kral Saul başkalarını suçlayarak itaatsizliğini haklı çıkarmaya çalıştı. Bu nedenle, Yehova onu kral olarak reddetti (1. Samuel 15:20-23). Yehova’ya şöyle dua eden Kral Davud’la onun arasında ne büyük bir zıtlık var: “Sana suçumu bildirdim, ve fesadımı gizlemedim. RABBE isyanlarımı itiraf edeceğim, dedim; ve günahımın suçunu bağışladın” (Mezmur 32:5).

Dürüstlük Nimetler Getirir

Dürüst olup olmamanız başkalarının üzerinde bıraktığınız izlenimi etkiler. Eğer insanlar kendilerini bir kez bile aldattığınızı öğrenirse, onların güvenini kaybedeceksiniz ve yeniden kazanmanız o kadar kolay olmayacaktır. Diğer taraftan, eğer doğruyu söyler ve dürüst olursanız, sadakatli ve güvenilmeye değer bir kişi olarak tanınacaksınız. Yehova’nın Şahitleri böyle bir nam kazandılar. Şimdi bazı örneklere bakalım.

Bir şirket yöneticisi, birçok çalışanının şirketi dolandırdığını fark etti, bu nedenle polisin olaya müdahale etmesini istedi. O, tutuklananlar arasında Yehova’nın Şahidi olan elemanının da bulunduğunu öğrendiğinde, onun derhal serbest bırakılması için polise gitti. Neden? Çünkü yönetici, bu kişinin dürüst bir işçi ve suçsuz olduğunu biliyordu. Diğerleri işten çıkarılırken, Şahit çalışmaya devam etti. Bu davranışın Yehova’nın ismini yücelttiğini bilmek, iman kardeşlerini sevindirdi.

İyi davranışlar gözden kaçmaz. Bir Afrika ülkesinde, büyük bir drenaj hendeği üzerindeki köprünün bazı tahtaları çalındığından onarılması gerekliydi. Bölge halkı, yeni tahtalar almak için para toplamaya karar verdi; peki, parayı teslim edecekleri güvenebilir kişi kim olacaktı? Hepsi şunda hemfikirdi: Yehova’nın Şahitlerinden biri.

Bir Afrika ülkesinde siyasal ve etnik kargaşa sırasında, uluslararası bir şirkette muhasebeci olarak çalışan bir Şahit, hayatı tehlikede olduğu için şirketi tarafından başka bir yere tayin edildi. Şirket, durum yatışana kadar masraflarını karşılayarak uzun bir süre başka bir ülkede çalışması için düzenleme yaptı. Neden? Çünkü o, daha önce şirketi dolandırmak için plan yapanlarla işbirliği yapmayı reddetmişti. Şirket yönetimi onun kesinlikle dürüst bir kişi olduğunun farkındaydı. Eğer bu eleman hileli işler yapan biri olarak tanınsaydı, ona yardım etmeye istekli olacaklar mıydı?

Süleyman’ın Meselleri 20:7 ‘kendi kemalinde yürüyen salih adamdır’ der. Dürüst bir kimse sadıktır. İnsanları asla dolandırmaz ya da aldatmaz. Başkalarının size böyle davranmasını istemez miydiniz? Dürüstlük, hakiki tapınmanın temel bir kısmıdır. Bu, hem Tanrımızı hem de komşularımızı sevdiğimizin bir göstergesidir. Dürüst olmakla, İsa’nın davranış tarzıyla ilgili söylediği şu ilkeyi izlemek istediğimizi gösteririz: “İnsanların size nasıl davranmasını istiyorsanız, siz de onlara öyle davranın” (Matta 7:12; 22:36-39).

Her zaman dürüst olmak bazen hoş olmayan sonuçlar doğurabilir, fakat bunun sonucunda oluşan rahat vicdan kaybedebileceğiniz herhangi bir şeyden çok daha değerlidir. Sonuç olarak dürüst ve doğru olmak insana büyük yararlar sağlar. Yehova’yla iyi bir ilişkinin paha biçilmez olduğu gerçektir. İnsanların saygısını kaybetmemek ya da bazı yasadışı çıkarlar elde etmek için bu iyi ilişkiye neden zarar verelim? Başımıza gelen sıkıntı ne olursa olsun, mezmur yazarının şu sözlerine güven duyalım: “Ne mutludur o adam ki, güvendiği RABDİR ve kibirlilere ve yalana sapanlara yüz vermez” (Mezmur 40:4).

[Sayfa 18’deki resimler]

Gerçek Hıristiyanlar sahte belgeleri ne satın alır ne de kullanırlar