YENİ aldığımız bir cihazın nasıl kullanılacağını en iyi bilen onu üreten firmadır. Benzer şekilde, gerçek mutluluğu nasıl elde edebileceğimizi en iyi bilen bize hayat veren Yaratıcımızdır.

Daha önce ABD’deki Massachusetts Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yapan Profesör George Zinsmeister Tanrı’nın varlığına inanıyor ve yukarıdaki soruyu tek bir sözcükle cevaplıyor: entropi. Bilim insanları bunu “termodinamiğin ikinci kanunu” olarak adlandırıyor. Bu kanun hepimizin gözlemlediği bir şeyi ortaya koyar. Düzenli bir sistem, örneğin bir ev kendiliğinden oluşmaz. Ancak evrenimiz son derece düzenli, sayısız fiziksel ve biyolojik sistemden oluşur. Tüm bunlar, düşünce sınırlarımızı aşan bir zekâya ve güce sahip bir Yaratıcının varlığına dair kanıttır.

Kral Davut binlerce yıl önce şu sonuca vardı: “Gökler Tanrı’nın haşmetini bildirir; gök kubbe elinin eserlerini anlatır” (Mezmur  19:1). Başka bir mezmurda ise şu sözler yer alır: “İşlerin ne çok, ey Yehova! Onların hepsini hikmetle yaptın, yeryüzü Senin eserlerinle dolu” (Mezmur 104:24). *

Tanrı’nın yarattığı her şey sevgisini yansıtır. O, tıpkı sevgi dolu bir baba gibidir; mutlu olmamızı ve bizim için yarattığı şeylerden zevk almamızı ister (Mezmur 92:4).

Tanrı bizi bir ölçüde de olsa Kendi benzeri olarak yarattı. Sahip olduğumuz yaratıcılık yeteneğinin yanı sıra sevgi, hikmet ve adalet gibi nitelikleri O’ndan aldık. O aynı zamanda bize seçim yapma özgürlüğü de verdi. Yaşamımızda Tanrı’nın niteliklerini sergilersek O’nu mutlu ederiz (Özdeyişler 23:15). Tıpkı bir anne ya da baba gibi Tanrı da biz çocuklarının mantıklı düşünen, iletişime açık ve O’nunla iyi ilişkiye sahip kişiler olmasını istiyor.

Tanrı birlik ve barış içinde olmamızı, yeteneklerimizi tüm insanların yararına kullanmamızı istiyor (Mika 4:3).

İyi bir baba çocuklarına rehberlik eder ve onları eğitir. Dolayısıyla Yaratıcımızdan da bizim için aynısını yapmasını bekleyebiliriz. Peki bunu gerçekten yapıyor mu?