Bu yayını okurken, Kutsal Kitabın söylediklerinin aslında bilimsel açıdan doğru olduğunu görünce şaşırdınız mı? Çoğu kişi bunu öğrenince şaşırıyor. Benzer şekilde çoğu dinin Kutsal Kitap hakkında söylediği birçok şey de yanlıştır. Örneğin bazıları, Kutsal Kitaba göre Tanrı’nın evreni ve tüm yaşam türlerini 24 saatlik 6 günde yarattığını söylüyor. Oysa Kutsal Kitapta, bilim insanlarının gezegenimizin ve evrenin yaşıyla ilgili yürüttüğü tahminlerle çelişen hiçbir şey yoktur. *

Dahası Kutsal Kitabın yaşamın başlangıcıyla ilgili kısa anlatımı birçok şeyin, teoriler yürütülerek bilimsel araştırmalarla keşfedilmesine imkân tanır. Kutsal Kitabın, tüm yaşam türlerini Tanrı’nın yarattığını ve onları “cinslerine göre” meydana getirdiğini söylediği doğrudur (Başlangıç 1:11, 21, 24). Bu ifadeler bazı bilimsel teorilerle çelişebilir, fakat kanıtlanmış bilimsel gerçeklerle çelişmez. Bilim tarihi şunu gösterir: Teoriler gelip geçer, gerçekler ise her zaman kalır.

Ancak birçokları din adına yapılanlar yüzünden Kutsal Kitabı araştırmaktan çekiniyor. Kurumlaşmış dinlere bakıyorlar ve sadece savaş, ikiyüzlülük ve yozlaşma görüyorlar. Fakat Kutsal Kitabı sırf onu savunduğunu iddia eden bazı kişilerin davranışlarına bakarak yargılamak doğru olur mu? Birçok merhametli ve dürüst bilim insanı gaddar kişilerin, evrim teorisini ırkçı politikalarını desteklemek üzere kullandığını görünce dehşete kapılıyor. Evrim teorisini bu kişilerin davranışlarına göre yargılamak doğru olur muydu? Elbette teorinin ortaya attığı iddiaları inceleyip var olan kanıtlarla karşılaştırmak daha doğru bir yöntem olurdu.

Sizden ricamız, Kutsal Kitap için de aynısını yapmanız. Söylediklerinin kurumlaşmış dinlerin öğrettiklerinden ne kadar farklı olduğunu görünce belki şaşıracaksınız. Kutsal Kitap düşünüldüğü gibi savaşları  ve etnik çatışmaları desteklemez, aksine Tanrı’yı memnun etmek isteyenlerin savaşlardan, hatta savaşlara ve şiddete yol açan nefretten bile uzak durmaları gerektiğini söyler (İşaya 2:2-4; Matta 5:43, 44; 26:52). Bağnazlığı ve körü körüne inanmayı savunmak yerine, iman edebilmek için sağlam kanıtlara sahip olmanın şart olduğunu ve Tanrı’ya ancak akıl gücümüzü kullanarak hizmet edebileceğimizi öğretir (Romalılar 12:1; İbraniler 11:1). Soru sormayı yasaklamanın tam tersine, sorabileceğimiz en zor ve en can alıcı soruların cevaplarını aramamızı söyler.

Örneğin, hiç şu sorunun cevabını merak ettiniz mi: “Tanrı varsa neden kötülüğe ve acılara izin veriyor?” Kutsal Kitap bu ve başka birçok soruya tatmin edici cevaplar sunuyor. * Lütfen gerçekleri aramaya devam edin! Kutsal Kitapta sorularınıza mantıklı, sevindirici, heyecan verici ve en önemlisi sağlam kanıtlara dayanan cevaplar bulacaksınız. Ve bu bir rastlantı değildir.